NAMAZI BOZAN DURUMLAR
NAMAZI BOZAN DURUMLAR
ALPEREN GÜRBÜZER
-İki harften ibaret dahi olsa namazda dünya kelamı konuşmak namazı bozar şöyleki;
Konuşmasında semavi kitaplardan okumakda buna dahil. Hatta yaygara da konuşmak hükmündedir.
İki harf çıkaracak şekilde özürsüz öksürmekde öyle, ama öksürürde burnundan harfsiz ses çıkarsa bozulmaz.
-Namaz kılmakta olan bir kimseye kaç rekat namaz kıldığına dair sorulan soruya, elin parmaklarını gösterecek olsa namaz bozulmaz. Yine sorulan soruya cevaben üç kelimeden az olmak üzere yazı yazsa namaz bozulmaz. Ancak görenler onun namazda olmadığı sanarlarsa namaz bozulur
-Namazda iken soran kimseye ayetle cevap vermek namazı bozar.
Mesala; Bir kimsenin adı Yahya veya Musa olmasa bile, bu isimle ilgili ayeti sözkonusu kişiye hitap maksadıyla okuyunca namazı bozulur.
-Namaz dışındaki bir kimsenin emri ile herhangi bir iş yapmış olması namazı bozar.
- Namaz kılana müjde verici bir haber geldiğinde ‘elhamdülillah’ derse;
Mesele ihtilaflı olup, İmam Yusuf bu konuda bozulmaz diyerek Peygamberimizin; Biriniz namazda iken başına bir hal gelirse tesbih etsin hadisini baz almıştır.
-Ölüm gibi kötü haberden dolayı ‘inna lillah ve innaileyhi raciun’ demekle cevap vermiş olduğundan namazı bozar.
-Bir kimse Allahın ismini işitirde ‘Celle Celaluhu’, peygamberimizin ismi geçtiğinde cevap kastıyla ‘salavat’ getirirse namaz bozulur. Fakat övgü kast edilirse bozulmaz.
Şeytanın ismi anıldığında ‘lanet’ okursa yine bozulur.
-Ağlamakla namaz bozulur; dünya işleri icabı ağlamak, oh, ah, ya da uflamak puflamak veya ağrı sızıdan dolayı inlemek, ahlamak ve üflemek gibi. Bir kimse bir musibetten dolayı, vay başıma gelenler dese namazı bozulur, hakeza sesli ağlarsa da bozulur. Cennet ve cehennemi hatırlarda ağlarsa bozulmaz.
İmamın kıraatından etkilenip de ağlamaya başlayıp hay, hay, vs. gibi söz söylerse bozulmaz, çünkü bu durum huşuya delalettir.
-Kendisinin duyacağı şekilde gülmek namazı bozar.
-İnsan sözlerine benzeyen ifadelerle dua etmek, yani namaz içinde Kur’an ve sünnette olmayan birşeyle dua etmek namazı bozar.
-BaşkasınaTeşmitte bulunmak, yani aksırana ‘yerhamükellah’ demek namazı bozar, ama aksıran kendine söylerse bozmaz.
-Namaz kılan biri başka bir namaz kılanın veled’dalin dediğini işitirde amin derse namaz bozulmaz, ama bozulduğunu söyleyenlerde var.
-Vesveseyi gidermekiçin lahavle vela kuvvete illa billah derse; dünya içinse bozulur, ahiret içinse namaz bozulmaz.
-Terasdan bir şey düşerde besmele çekerse, yahut biri lehde veya aleyhte dua ederde amin derse namaz bozulur.
-Aynı namazda olmayan kimsenin, yani kendi imamından başkasının yanlış
okuyuşunu düzeltmek namazı bozar, çünkü bu öğrenime girer. Fakat kendi imamı için düzeltme yapsa namaz bozulmaz, namazı düzeltmeye aittir, yani okumayı değil, düzeltmeyi kast ederek imamına söylerse cemaatın namazı bozulur.
İmam kıraat okurken, tutulur tutulmaz farz miktarı okumuşsa rükua gitmeli,
Bu durumda cemaatın ayeti hatırlatması mekruhtur, Yine namaz kılan kişinin namaz dışındaki birinin yardımı ile okuyuşunu da düzeltmesi de namazı bozar, öğrenme durumu sözkonusu olduğundan dolayıdır.
-Namazda manayı bozacak şekilde teganni ile Kur’an okumak, yanlış okumak namazı bozar.
-Mihrabda ki ayeti okumak, ya da ezberinde olmayan sureyi Kur’an’a bakarak okumak
namazı bozar. Çünkü bu bir başkasından öğrenmek gibidir. Şayet Kur’anı Kerim ayetlerini ezberinde ise okuyacak olsa namazı bozmaz. Çünkü bu öğrenme sayılmaz. Ezberinde değilse İmamı Azam’a göre en az bir ayet okuyunca namaz bozulur denilmişitr..
-Dil sürçmesi(zelle-i kari) namazı bozar.
Manası değişecek şekilde Kur’an okumak namazı bozar, yine iki harfin aralarını zahmetsizce ayırmak mümkünse namaz bozulur.
Şeddeli bir kelimeyi şeddesiz, şeddesizi şeddeli okumakla namaz bozulmaz . Kur’an’ı makamla okumak şayet manayı değiştirmezse sırf sesi güzelleştirmek ve kıraatı zinetlemek için olursa zarar etmez, hatta müstehap olur.
-Az olsun veya çok olsun bir şey yemek veya içmek;
Velevki unutarak bir susam tanesi yemiş olsa. Bunun örneğide ağzına yağmur damlası düşerek yutmaktır. Demek ki bir buğday taneside yese bir damla su içsede ister kasten ister yanılarak farketmez namazı bozar.
-Kusmak ağız dolusu olursa namazı bozar, az kusmuğu yutmak bozmaz.
- Ağızda dişler arasında kalmış nohut tanesi kadar yemek artığını yemek ve içmek namazı bozar, nohut tanesinden küçük ise bozmaz.
-Özürsüz olarak kıbleden göğsünü çevirmek,
-Arada hiçbir mani bulunmayan pislik üzerine secde etmek namazı bozar.
-Namaz esnasında başkasına selam vermek veya almak, yahut tokalaşmak, fakat selamı el ile veya kaş ile işarette bulunmak bozmaz.
-Namaz kılarken bilerek abdesti bozmak,
Namazda iken abdesti bozacak bir durum meydana gelirse:
-Dilerse abdesti alıp yeniden kılar, dilerse abdest alıp geri kalanını tamamlar. Fakat abdest için mescidin dışına çıkıp, gidip gelirken Kur’an okusa veya bu arada avret yeri açılsa artık bu namazı bina edemez.
Yahut da birkişi abdestsiz olduğunu zanneder de namazdan ayrılıp, sonra abdestli olduğunu anlarsa namaz bozulur, velev ki mescidden çıkmasın.
İmama abdestsizlik gelse cemaat içinde elverişli bir kimseyi işaretle elbisesinden tutarak mihraba geçirir, şayet yerine adam geçirmeksizin(istihlaf yapmayıp) mescidden çıksa cemaatın namazı bozulur.
İstihlaf sözle değil işaretle olur şöyleki;
-Bir parmak işaret ederse bir rekat kıldığına,
-İki parmak işaret ederse iki rekat kıldığına,
-Elini dizlerine vuruyorsa rükuyu terk ettiğine,
-Alnını işaret ediyorsa secdeyi terk ettiğine,
-Ağzını işaret ediyorsa kıraatı terk ettiğine delalet eder.
Demek ki; istihlaf imamın herhangi özür sebebiyle cemaatten ehliyetli birisini geride kalan namazı tamamlaması için işaretle veya elbisesinden çekmekle mihraba geçirmesi durumudur. Şayet mescid içerisinde su varsa abdest alıp namazı üzerine bina eder, bu durumda istihlafa gerek yoktur. Mescidin içinde su yoksa efdal olan istihlaf yapmaktır. İstihlaf konusunu cemaat bilmiyorsa istihlafa girmeyip namazı yeniden kılması daha uygundur.
İmam birini istihlaf yapmakla hemen imam olmaktan çıkmaz, imam mescidde abdest alıpda halifesi bir rükun eda etmeden durursa halife geri çekilir ve imam ileri geçer.
İstihlafın sahih olması için üç şart gerek;
-İmam namazgahtan bulunduğu yerden (evden) dışarı çıkmış olmamalı,
-Namazı bozan hallerin imamda olması gerekir,
-Kılınan namaza devam etmenin şartlarının ortadan kalkması lazım..
İstihlafın sebebi ise abdestin bozulması, mesh müddetinin geçmesi, şiddetli hastalık, Kıraatten acizlik vs. gibi unsurlardır. İmamın namazı bozulursa cemaatında bozulur.
Yine birbaşka meselede İmam son oturuşun sonunda ölürse ona uyanların namazı bozulduğu gerçeğidir ve yapılması gereken cemaatın yeniden kılmaları gerektiğidir..
-Teyemmüm halde bir kimsenin namaz kılarken suyu görmesi ile namazı bozulur,
Teyemmümle namaz kıldıran imama uyan cemaatten biri, namaz esnasında suyu görürde imam görmezse görenin de namazı bozulur.
-Mesh müddetinin sona ermesi ya da mestlerin çıkarılması,
-Rüku ve secde yapmaya gücü yettiği halde ima ile namaz kılmak namazı bozar,
-Delilik veya baygınlık halinde namaz bozulur;
Fakat Delilik ve baygınlık bir günle bir geceden fazla sürerse namazın kazası lazım gelmez.
Devamlılık gösteren bir delilikde ibadetler düşer. Namaz, İmam Muhammede göre altıncı namaz vaktinin girmesiyle, İmamı azam ve İmam Yusuf’a göre ise namaz bir gün ile bir geceden ibarettir.. Delilik süreci oruçta bir ay devam ederse düşer. Bir aydan önce iyileşirse aradan geçen süreleri kaza eder. Zekatta süre ise bir senedir.
Deliler mallar konusunda telef ederlerse tazmin ile cezalandırılır, ama sözlerinden dolayı cezalandırılmazlar. Yani akidleri ve ikrarları sağlıklı olmaz.
Delinin imanı ve dinden dönmesi de ebeveynine ve velisine bağlı olarak muteberdir. Gayri müslim delinin hanımı müslüman olsa, delinin velisine müslüman olması teklif edilir. Kabül ederse delinin nikahı devam eder, kabül etmezse ayrılmalarına karar verilir.
Bu arada delilikten bahsetmişken bunaklığa da kısaca değinelim. Bunaklık kah akıllıca, kah delice olan bir hastalıktır. Bunaklar akıllı çocuklar hükmündedir. Bunak da mümeyyiz bir çocuk gibi başkasına veli olabilir. Ancak bunlardan kalan akdin hakları kendilerine değil müvekkellerine aitt olur.
Baygınlık uykunun üstündedir. Baygınlık ibadetleri iptal eder ve herhalde abdesti bozar. Baygınlık namaz bakımdan delilik hükmündedir, Oruç ve zekat da ise delilik hükümleri kapsamına girmez.
-Bakmak suretiyle cünup olmak, yada namazda otururken uyuyarak ihtilam olması veya rüya sebebiyle menisinin gelmesi namazı bozan durumlardır.
Namaz içerisinde cinsel manada düşünmek namazı bozmaz, zira onlardan korunmanın imkanı yoktur,
Bir erkeği eşi öper okşarsa namaz bozulmaz. Çünkü cinsel yaklaşma konusunda erkek asıldır. Fakat erkeğin şehveti uyanırsa namaz bozulur. Kadını erkek okşadığında ya da şehvetle öptüğünde kadının namazı bozulmaz. İkisi arasında fark şudur; erkeğin öpmesinde cinsellik manasının olmasıdır.
Kadının namazı bozmanın sebebi sanıldığının aksine şehvet değildir. Erkeklerin durmaları farz olan makamı yeri terk etmelerinden dolayıdır. Ki; ihtiyar nine ve mahremleride aynı hizada kılsalar namazı bozar. Kadın akıl baliğ çağına yaklaşmışsa aynı hizada kılmak namazı bozar. Yani gelişmiş kız çocukları ile kılınırsa bozar.
-Kadının erkeğin aynı hizasında namaza durması da namazı bozar, ancak bununda şartları var;
1-Başlangıç tekbirleri bakımdan ortaklık olmalıdır, fakat aynı zamanda kıldıkları namaz aynı namaz değilse batıl olmaz.
Bir başka ifade ile namaz yerine getirilmesi bakımdan ortak olması gerekir ki namaz bozulsun.
2- Erkekle kadının kıldıkları yer bir olduğunda namaz bozulur. Bir hizadan durmaktan maksat ise bir rükun miktarı kadar durmaktır. Bir rükun miktarı kadar aynı hizada durulunca namaz bozulur.
Temyiz parlak oğlan ile aynı hizada namaz kılmak namazı bozmaz. Sakalı bıyığı bitmemiş gencin arkasında namaz kılmak ancak kerahati tenzihiyedir. Çünkü fitneye mahaldir.
Bir deli kadının aynı hizada bulunması namazı bozmaz. Çünkü delinin kendi namazı sahih değildir.
Mahremde olsa aynı safta kadınlarla aynı hizada namaz kılmak sahih değildir. Demek ki; Baliğa bir kadının erkek ile topuk ve baldırları itibariyle aynı hizada namaz kılması namazı bozar,
Cenaze namazında aynı hizada bulunulsa bozulmaz, çünkü cenaze namazında rüku ve secde yoktur. Zaten cenaze esas itibariyle duadır.
3-Erkekle kadının yönleri bir olduğunda namaz bozulur.
Kabe’de herbirinin yönü ayrı olarak erkek kadın yan yana kılsa, namaz bozulmaz, çünkü yönler ayrı, hem de Kabe’de zaruret vardır
Aynı imama uyan kadınlar erkeklerin önünde bir saf tutsalar bütün erkeklerin namazı bozulur. Erkek veya kadından biri mescidin zemininde, diğerininde en az bir adam boyu yükseklikte bulunması namaza mani teşkil etmez. Bu durumun tersi içinde aynı durum sözkonusudur..
Karşı cinslerin aralarında bir perde, bir direk, ya da bir adam sığacak kadar açıklık bulunursa namaz bozulmaz,
Bütün bunlara ilave edilecek en önemli ölçü aslında kadınların mescidleri evlerinin içidir.
Cariye azad olurda derhal örtünmezse namazı bozulur. Çünkü örtünme farzı, cariyeye azad edildiğinden itibaren başlar.
-Peşpeşe devam etmeyen yürüyüş namazı bozmaz. Şöyle ki;
Birkimse namazda kıbleye karşı yürürse bakılır; şayet bir saf kadar yürür, sonra bir rükun eda edcek kadar durur; sonra aynı şekilde yürür durursa namazı bozulmaz. Yani yer değişmedikçe velevki çok yürüyüşle namaz bozulmaz.
Bir kimse safa girmek için bir saf miktarı yürürse namazı bozmaz. Eğer bir saftan fazla
yürürse bozulur.
Namazı bozmak yerine göre şu hükümlerle nitelenir;
-Özürsüz bozmuşsa haram,
-Malı zayi oduğu için bozmuşsa mubah,
-İkmal için bozmuşsa müstehap,
- Can kurtarmak için bozmuşsa vacip olur.
Demek ki,Tehlikeli durumlarda; mesala bir kimseyi ölümden kurtarmak, ya dabir malı zayi olmaktan kurtarmak için namaz bozulabilir.
Oğlunun bile bile nafile namaz kıldığını bildiği halde ebeveynlerden biri çağırırsa icab etmesi gerekmez. Çünkü oğlunun namazda olduğunu bilmesi dolayısıyla ona seslenmesi masiyettir yani günahtır. Allah’a masiyet işlemek için hiçbir mahluka itaat yoktur. Bilmeyerekten çağırdığında ise ayakta bir tarafa selam vererek icabet eder. Namaz kılan kimseye imdat diye selenilse kurtarmaya gücü yetecekse kıldığı namaz nafile, ya da farz olsun onu bozarak yardıma koşması farz olur.
-Namazda setri avret gereği örtünmesi gereken yerin üç tesbih miktarı kadar açık bulunması namazı bozar;
Çıplak kılanın avret yerlerini örtecek elbise bulması, ya da özür sahibinin özrünün ortadan kalkması durumunda da namaz bozulur,
- Dört veya üç rekatlı namazlarda iki rekatın başında selam vermek, yani dört rekatlı bir namazı iki rekat sanarak birinci oturuştan sonra selam veren kimsenin namazı bozulur. Fakat yanılarak böyle selam vermekle namaz bozulmaz.
-Sabah namazı kılarken güneşin doğması, Bayram namazını öğlenin vaktinin girdiğinde kılınması ve Cuma namazının ikindi vaktinde kılınması namazı bozar.
-Rükunları imamdan önce yapmak namazı bozar.
-Namazda fazla meşguliyet, yani iş yapar gibi gözükmek, ya da üç hareketi arka arkaya yapmakla namaz bozulur, mesala sakızı çok çiğnemekle, yani üç defa çiğnemek gibi.
Fakat şekeri ağzına atarda çiğnemez, fakat tadı midesine varırsa namazı bozar. Ancak namazdan önce yenmiş ve tadı namaz içinde tükürükle boğaza gitmişse bununla namaz bozulmaz.
Namaz kılmakta olan bir kimse yerden bir taş alarak kuş veya benzeri birşey atacak olsa namazı bozulur. Fakat yanında bulunan bir taşı sadece bir eliyle atacak olsa az bir iş olması dolayısıyla namazı bozulmaz, ama bunu yapmakla günah işlemiş olur.
Birbiri ardınca üç hareket ameli kesir olduğundan namaz bozulur. Hayvan üzerinde namaz kılanın ard arda hayvana üç defa vurması namazı bozar, iki veya bir vurursa bozmaz. Namazda iken hayvandan inmek namazı bozmaz. Binmekte zorluk olması dolayısıyladır, inmekte ise kolaylık var, dolayısıyla az iş sözkonusu.
Yine Namazda kılmakta olanın bir kimseye el veya bir kamçı ile vurması çok işe girdiğinden namazı bozar. Ayrıca bir kimse rükua giderken veya doğrulurken ellerini kaldırırsa namazı bozulur. Çünkü ameli kesirdir
Namazda iken bir ayakkabıyı iki el ile giyinmek namazı bozar. Kolayca ayakta ayakkabılar çıkarmak bozmaz. Çünkü giyinmekte zorluk var dolayısıyla çok işe muhtaç, çıkarmakda ise kolaylık var dolayısıyla az iş sözkonusu.
Bir kimse gözüne sürme çekse, bedenine yağ sürse, sakal ve saçını tarasa ameli kesire gireceğinden dolayı namazı bozar. Fakat üç defadan az eli ile elbise, beden ve sakallarıyla oynarsa mekruhtur. Namazda tekrarlama yapılmaksızın bir el ile baştan sarığı veya giysiği(fesi) kaldırıp yere koymak veya bunları yerden kaldırıp başa koymak namazı bozmaz. Fakat bunlar çok işe muhtaç olursa namazı bozar.
Bir kimse namazda değişik rekatlarda iki kere veya birer kere kaşısa namaz bozulmaz. Fakat bir rekatta birbiri ardınca üç defa kaşısa bozulur.
Namazda çocuğu alıp emzirmek namazı bozar, çünkü ameli kesirdir. Emzirmekde çok iş çünkü.
Vesselam.
Faydalınılan kaynaklar: İbn-i Abidin, İslam Fıkhı ansiklobedisi (Prof.Dr.Vehbe Zuheyli), İslam İlmihali(Ömer nasuhu Bilmen)