DÜNYAMIZ BAŞIBOŞ DEĞİL
DÜNYAMIZ BAŞIBOŞ DEĞİL
ALPERENGÜRBÜZER
Allah(c.c);’’ Arzı yayıp düzenledik, oraya sabit dağlar yerleştirdik. Orada herşeyi ahenkli bir ölçüye göre bitirdik’’ (hicr suresi ayet19) buyuruyor.
Dünyamız kendi ekseni etrafında 23,5 derecelik eğimle yirmi dört saat turlayarak bir günü oluşturur. Eğer dünyamızın eğikliği 25 derece olsaydı kutuplardaki buz kalıpları birkaç yüzyılda erimesini tamamlayarak tümdenizleri buz kaplayacaktı. Şayet eğim 22 derece olsa idi bu sefer de kutuplardaki buzlar, ekvetora yakın kısımlar hariç, avrupayı bütünüyle buzlar kaplardı. Yine dünyamız kendi ekseni etrafında dönmesini 24 saatte değil de 30 saatte tamamlasaydı dünyamız fırtınalar ve kasırgalardan geçilmeyecekti. Peki, dünyamız 20 saate dönmesini tamamlasa ne olurdu? Olacak olan malum; dünyamız kuraklıktan kırılıp, hayat imkanı olmayacaktı, yani bitkisel kuraklık içinde kıvranacaktı.
Malum olduğu üzere farklı ısı merkezlerinden hava akımları oluşarak rüzgarın oluşumunu gerçekleştirirler.. Öyle plan ve proğram sözkonusu ki, yılın her günü ayrı ayrı cephe sistemleri ile gizli bir el tarafından donatılmış ve her yönden rüzgârlar esebiliyor. Rüzgâr bunlarla yetinmeyip üstelik bitkilerin döllenmesinde polenlerin taşınmasına aracılık yapıyor. Evrende muazzam bir matematiksel hesap var ve bu hesap aksamadan belli bir proğram dâhilinde işliyor. Kur’anda rüzgârla ilgili ilginç sırları vurgulayan kelam var, Allah(c.c): ‘’Rüzgârı (değişik yönlerden) estirmesinde aklını kullanan topluluklar için pek çok ayetler (sırlar) vardır’’(Casiye suresi ayet5) buyuruyor çünkü.